Sıradan bir yerde, uygunsuz bir saatte güzelliği algılayabiliyor muyuz? Durup ondan keyif alıyor muyuz? Beklenmedik bir ortamda, bir yeteneği tanıyabiliyor muyuz?
Dünyanın en iyi müzisyeni, dünyadaki en iyi müziği çalarken, önünde durup dinleyecek bir dakikamız dahi yoksa başka neleri kaçırıyoruz acaba?
( Alıntı)
Takvim nisan ayını gösteriyordu. Dün gece çok yağmur yağdı. Usul usuldu belki, camı aralasam duyabiliyordum. Zaten akşamüstü gökyüzünü kaplayan gri bulutlar gece yağacak yağmurun habercisi idi. Yorganı üzerime iyice çektim, sanki uyanmak istemiyordum. Hani bıraksalar on gün aralıksız uyarabilir idim. Yorgundum, hayattı belki yoran, belki de insanlar. Yattığım yerde telefonumdan internete girdim.Gazeteci Ayşe Arman’ ın kayınvalidesi ki çok severim, Betül Mardin ile bir paylaşımına gözüm takıldı. Ayşe Arman soruyor, kızım Alya size Babaçi diyor, onunla çok iyi anlaşıyorsunuz, bunun bir sırrı var mı?
Var diyor Betül Mardin. Büyürken babamın mesleği gereği Mısır’da yaşananız gerekti. Babaannemiz zor ve kuralcı bit kadındı, hatta başka türlü bir şeydi. ( Galiba kelimeler kifayetsiz kalıyor.) Her sabah kahvaltıya geldiğimizde bizi tenkit eder, azarlar, giyinmemize, herşeyimize karışırdı. Ben o zaman yemin verdim ve torunlarımla çok iyi anlaşacağım defim. Çünkü sevgi en lazım olan şeydi .
Sonra Alya ‘nın el falına bakıyor. Babaçi “ Dans olayı hayat boyu devam ediyor. İngiltere Mingiltere görüyorum. Sonra ekliyor “ Bana bak, hadi iyisin hatırı sayılır aşklar da yaşıyorsun”... Alya gülüyooo. Babaçi devam ediyor
“AŞK da yaşa, tutku duyduğun mesleği de yap, kimselere de kulak asma”
Ne iyi geldi bu sözler. Kendimizin değerini bilmeli ve önemsemeliyiz. Sevmeye önce başkalarından değil kendimizden başlayarak.
“Başkalarını örnek alma kendini tanı! Olduğun gibi görün, buna İnan. Çünkü dünyada senden değerli kimse yok “( Carneige)
Kısaca yüzyıllar öncesi Hz. Mevlana nın dediği gibi “ Ne ararsan kendinde ara, Ya olduğun gibi görün ya da göründüğün gibi ol” Yüreğimiz herşeyin habercisi ona iyi bakın. Herşey geçiyor biz gibi, hayat gibi...
İyi gelmişti okuduklarım ve düşüncelerim. Uyumuştum bu sözler sonrası. Sabah erken uyandım. Yorganı üzerimden attım, kalktım, evimi toparlayıp sokağa attım kendimi. Yürüdüm yürüdüm, tanımadığım insanlara gülümsedim, sokak köpeğim sosisi doyasıya sevdim, o da beni sevdi inanın,yağmur çiseliyordu, ıslandım, hasta olma pahasına ıslandım, şemsiyemi bilerek almadım zira şifadır Nisan yağmurları...Herşeyi dolu dolu yaşamaya karar kıldım. Sevdiğim bir arkadaşım ile kahve içtik. Öyle haz aldım ki! Çünkü ben karar almıştım kendime önem vermeyi, ben dilemiş ve istemiştim.
Başkaları ne der diye yaşamak ne can sıkıntısı. Kendimizi görmezden gelip insanları memnun etme çabası ne kadar boş. Bu hayat armağan ve bir daha doğmayacaksak dünyaya, isteğimiz doğrusunda yaşama özgürlüğümüz var. En önemlisi bana benden yakın kimsenin olmadığı. Aynaya bakıp: kendimi seviyorum, kimsenin beni üzmesine izin vermeyeceğim. Bu hayat benim, yalnızca bana ait ve özel. Kıymetlisiniz unutmayın. Açık ve net olun, sevin ve dokunun herşeye, hissedin... Benim aynaya bakıp sıkça söylediğim sözü sizde tekrar edin: Aynaya bir göz atın ve gülümseyerek “Bundan daha iyi ne olabilir ki!!!
Keyifli hafta sonu diliyorum
Aylin Öz
Medya
20 Nisan 2019 - 13:36
Güncelleme: 20 Nisan 2019 - 13:54
KENDİMİZİ SEVMEK...
Sıradan bir yerde, uygunsuz bir saatte güzelliği algılayabiliyor muyuz? Durup ondan keyif alıyor muyuz? Beklenmedik bir ortamda, bir yeteneği tanıyabiliyor muyuz?
Medya
20 Nisan 2019 - 13:36
Güncelleme: 20 Nisan 2019 - 13:54
İlginizi Çekebilir