Yılbaşından sonra 2023 yılına ilişkin rakamların yayınlanmasıyla ekonominin vahim durumu da ortaya çıkmaya başlandı.
Hazinenin iç ve dış borçları 2023 yılında 2 trilyon 689 milyar lira artarak 6 trilyon 723 milyar liraya ulaştığı açıklanan resmi rakamlara yansıdı.
6,7 trilyon borcun 6,4 trilyonunun yani yüzde 97’sinin AKP döneminde borçlanıldığı düşünülürse, iktidarın ülkeyi nasıl bir borç batağına soktuğu açıkça görülmektedir.
Ayrıca bu borçların vadesine kadar ödenecek olan faiz yükü ise 2 trilyon 599 milyar lira artarak 6 trilyon 61 milyar liraya kadar çıktı.
Toplam faiz yükü içerisinde iç borç stokunun faiz yükü ise 4 trilyon 665 milyar lira.
Görüldüğü gibi devlet neredeyse iç ve dış borcu kadar faiz ödemek zorunda. Ödediğimiz vergilerin büyük kısmı borca ve faize gidecek.
2023 yılında faiz yükünün 2 trilyon 599 milyar liralık artışın nedeni, yeni borçlanmaların yanı sıra TÜFE’ye endeksli, değişken ve döviz cinsinden borçların borç stoku içerisindeki payının yüzde 80 civarında seyretmesinden kaynaklanıyor.
2023 yılında Hazine 1 trilyon 577 milyar lira iç ve dış borçlanmaya giderken, 616,2 milyar liralık da iç ve dış borç anapara ödemesi yaptı.
Dolayısıyla Hazine 961 milyar liralık net borçlanma gerçekleştirmiş oldu.
Yani ödediğimiz borçtan daha fazla borçlanma yapılmış.
Bırakın devleti, evimizin ekonomisinde bile ödediğimiz borçtan daha fazla borç almışsak batıyoruz demektir.
Bunun başka açıklaması olamaz.