- Sıkıca sarılmayı mı?
- Dışarıda özgürce dolaşabilmeyi mi?
- Dostlarımızı mı?
- Sevdiklerimiz ile çay yada kahve içmeyi mi?
- Bilmediğimiz insanların gözüne bakıp gülümsemeyi mi?
- Tokalaşmayı peki?
- Seyahat etmeyi mi?
- Nisan yagmurlarında ıslanmayı mı?
- Bebeğinizi alıp korkusuzca parkta oturmayı mı?
- Çocuklarımız okulu mu?
Biz ne güzel yaşıyor muşuz da kıymetini mi bilememişiz? Biz çok mu şımarık olduk, tükettik her şeyi tükettik biz, sevgiyi, saygıyı, iyiliği, paylaşmayı, bölüşmeyi, darda kalanı kollamayı, selamlaşmayı, gönül almayı, bir gönüle girmeyi daha neler neler sayamadığım. Şımarıkça yemeyi içmeyi, sosyal medya da fotoğraflar paylaşmayı çok mu abarttık. Herkes kimin nereye gittiğini bilir oldu. Özelimiz kalmadı, bencil olduk, kimseyi düşünmedik. Tabiat anayı hor kullandık hep var olacak sandık, hiç akılda olmayan şeylerle yüzleştik. Biraz aklımızı başımıza alma vakti şimdi.
Öyle bir girdapın içine daldık ki ne zaman çıkacağımız belli değil. Sokağa çıkma ilan edildi ve yıl 2020. İki gün evden çıkmama kararı. Çok şaşırdık alışkın değildik, nasıl olurdu böyle olamazdı ama oldu, evde kalarak sağlığınızı korumak zorundaydık. Aslında tarih tekerrürden ibaretti bu bana 1974 de ki Kıbrıs Barış Harekatı ve kısıtlamalarını anımsattı.
Annem anlatmıştı. O dönemde tarlalara göç edilirmiş. Kıbrıs karartması diye adlandırırmış herkes bu harekatı. Gece lüx yada gaz lambasını yakmak yasakmış. Uçaklarla gökyüzünde gezilir ve buna asla izin verilmezmiş. Bir anne bebeğini emzirme için gaz lambasıni açmış az sonra jandarmalar basmış ve söndürmüşler lambayı. Zor günlermiş. Nüfus sayımlarında da sokağa çıkma yasağı uygulanırdı çocuktum hatırlarım.
Dünya olarak zor günlerden geçiyoruz bir bizim başımızda değil. Biliyoruz ki muamma gibi ancak geçecek elbet, yine üreten insanlar olacağız yine sokakları dolduracağız, yine istediğimiz zaman çıkıp dolaşacağız, elimiz ellerimize değecek, yine türküler söyleyeceğiz birlikte omuz omuza kaldığımız yerden devam edeceğiz sadece biraz sabır, dikkat, önemsemek, hafife almadan kurallara uymak boynumuzun borcu. Haydi yapabiliriz, haydi başarabiliriz önce can sağlığı gerisi gelecek.
Geçen haftalarda bir bey gördüm haberlerde. Burnunda hortumu ve sırtında lacivert şişme yeleğiyle covid 19 a yakalandığını tedavinin iyi gittiğini söyledi. Profesör Doktor Cemil Taşcıoğlu yazdı haberin altında. İyi konuşmuştu bana iyileşecek umudu vermişti, her şey yolunda demişti. Tam 12 gün sonra kötü haber gelmiş ve Prof.Dr. Cemil Taşçıoğlu yaşam savaşını kaybetmışti. Bu hastalıkla ilgilenen ilk doktorlardandı. Haberi internette okudum öyle büyük bir adamdı ki çare bulmak için ne varsa bende deneyebilirsiniz demişti, giderken bile insanlığa faydalı olmayı istemişti. Yürekten alkışlıyorum Cemil hocam sizi. Yüzlerce doktor talebe yani yıldız bırakmışsınız ardınızda siz ise Ay olmuşsunuz evrene ölümsüzleşmişsiniz ve adınız İstanbul' da Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesinde sonsuzlastırılmış.
Sağlık çalışanlarının işini kolaylaştırmak şart. Zira bir doktorun eve maske ile gelip, evinin ihtiyaclarıni karşılayıp, torbaları kapıdan teslim edip ikiz bebeklerini uzaktan sevip işine geri döndüğünü göz yaşları içinde izledim. İnsanlık içindi yapılanlar bizim iyiliğini için. Minnettarım sağlık çalışmalarımıza sonsuz kez.
Unutmadan bankacıma, eczacımıza, market çalışanlarından, ekmek çıkaran fırıncımıza, polisimize, belediyemize, yalnız ve yalnız insan için çabalayan herkesi canı gönülden kutluyorum. Biz bir bütünüz ve hayatı paylaştıkça çoğalacağız inanın. Yılmayın evinizde kalın sağlıklı kalın.
Ne hoş söylemiş Usta...
" Bugün olmadı yarın, kışa olmadı yaza kalır umutlar"
Sıcak bir yaz günü suya rastlayıp kana kana içmek gibi yada soğuk karlı bir havada kuzine sobaya denk gelmek sanki, ilkbahar güneşi altında dağ tepe dolaşmak ve ıhlamur kokusunu ciğerlerine doldurmak saklamak bir parçasını, gizlemektir Umut...
Asla vazgeçmemektir.
Sağlıcakla.
#Evindekal
#Evde hayat var
Harika yorumlarınız herşeyi fazla fazla kul***dık değer bilemedik galiba çok özgürlük biraz yıprattı sanırım insanları bir şeylerin kıymetini sanırım anladık. Sağlıklı yaşam dilerim yüreğine sağlık.