Beni en çok üzen buydu dedi kadın farkında olmaman...Bir filmin içinde geçen iki kelime. O kadar canımı acıttı ki.
Sahi kimin ve nelerin farkındaydık?
Ailede güzel günler yaşarken, el bebek büyütülürken, hatta gözünün içine bakılırken, her isteğin asla geri çevrilmezken, deli gibi sevdalıyken ailen sana ve sen buna alışmışken, bir gün bu düzenin bozulabileceğinin ve sevdiceğinin dünyadaki vaktinin dolabileceğinin farkında mıydık?
Ya büyüdüğünde herşeyi idrak etmeye başladığında , çok sevmenin böyle öğrenmiştim zira, zarar vereceğinin farkında mıydık?
Camı açtım şöyle dışarıya göz attım, güneş gözlerini kısmış bakıyordu. Yeşilin her tonu yerini kahverengiye devretmiş, güz gülleri küle dönmüş, çocuklar okul telaşına kapılmış , zeytine giden emekçiler esen rüzgarı ve bu ayazı yutuyorlardı. Evlerin içi serinlemiş, dolaplarda yiyecekler değişmiş, karnabahar, ıspanak, pırasa, kereviz, havuç terlerini almıştı.Yeryüzü kışa hazırlıyor kendini farkında mısın?
Çocukken mahallede uçurtma uçurduğun, saklambaç oynadığın, yerdeyim taştayım diye toprak parçası bulabildiğin, pamuk hararları üzerinde düşler kurarken beton yığınları arasında mahalle kavramınının yok olacağının farkında mıydın?
Aynı sini etrafında kalabalık evlerde büyümüşken, iki dizinin etrafında sıkışık vaziyette, çala kaşık neşe ve mutluluk içinde yemeğini yerken, yemek sonrası dedelerimizin öğrettiği sofra duasını okumadan kalkmadığımızı, şimdilerde ise adına çekirdek aile denilen, büyük evlerde yalnızlıkların yaşandığı, çocukların yemeği yer yemez tablet başına geçtiği, herkesin ayrı odalara çekildiği, kafaların hep yorgun olduğu, kimsenin kimseye vakit ayıramadığı, kendimizi bile unuttuğumuz zamanları yaşıyoruz farkında mısın?
Artık çat kapı gidilemeyen komşulukların yaşandığı, gününü bile belirlediğimiz günlere bile vakit ayıramayan, canının istediği ile görüşen saygının azaldığı, sevginin zor bulunduğu günlerde yaşam mücadelesi veriyoruz farkında mısın?
Koşuyoruz nereye olduğunu bilmeden, insanın insana yanaşamadığı, ötekileşmiş hallerle davranıp, değer yargılarımızı buna göre değiştirebiliyoruz. Oysa sevmek dünyanın en güzel işi. Samimi olmak dost olmak nadir hale geldi. Kıymet bilenlerimiz azaldı farkında mıyız?
Lütfen fark edin. Doğan güneşi, bulutları, aheste uçan kuşları, sineği, böceği, tabiatı, bebekleri, çocukları, yaşlıları, anne ve babalarımızı, yardıma ihtiyacı olanları, hal hatır sormayı, ertelememeyi,
Sadakatimizi koruyalım, içimizi temiz tutalım, özümüzü. Farklı düşüncelere saygı duyalım eğer sıkılıyorsak da orayı terkedellim. Nereye gidersek oranın hakimi olalım. Güzel olalım güzel kalalım. Farklı olup farkedilmeyi bekleyelim. Yılmadan.
Aylin Öz
Aynı çatı altında yaşadığın yakın sevdiklerinle sabah günaydın ları birlikte kahvaltı kahkaha gülücükler atıp güne güzel başlamak çok güzel. O çatı altından sevdiklerinden kopup bir daha bir araya gelmemek üzere uzaklaştığında, yapayalnız kaldığında değeri, kıymeti işte o zaman anlıyor insan. Yakınken kestiremiyorsun hayat yorgunu olmayalım sevip sevilelim mutluluklar.